ALİ KOÇ : Siz demek ki Fenerbahçe’nin ne olduğunu tam bilmiyorsunuz

Başkanımız Ali Koç, BB Erzurumspor'u 3-0 yendiğimiz maçın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Başkanımız şöyle konuştu:

ALİ KOÇ : Siz demek ki Fenerbahçe’nin ne olduğunu tam bilmiyorsunuz

"Bu sene hem takvim olarak ligin daha kısa olması hem daha fazla maç olması hem de pandemi dolayısıyla daha evvel de söylediğim gibi çok sayıda kulüp inişler çıkışlar yaşayacak. Biz, bir iniş dönemi geçirdik şimdi çıkışa geçtik. İnşallah böyle de devam eder, mutluyuz. Haftaya da 3 puan için mücadele edeceğiz. Ligin ilk yarısını mümkün olan en iyi yerde bitirmek istiyoruz. Ben bugün maçla ilgili fazla konuşmak istemiyorum. Konuşacağım başka şeyler var. Öncelikle Erzurum’un Cumhuriyetimiz için önemli şehirlerden biri olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Fenerbahçe için önemli bir şehir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk burada Cumhuriyetin temellerini attı diyebiliriz. Cumhuriyet mücadelesinin, Kurtuluş Savaşı’nın ilk adımları bu şehirde başlamıştır. Fenerbahçelilerin çok olduğu bir şehirdir burası. Dolayısıyla biz her zaman Erzurumspor’un, Süper Lig’de olmasını istiyoruz. Hangi tarihte olursa olsun, maç saati kaç olursa olsun biz buraya zevkle ve şevkle maç yapmaya geliyoruz. Hiçbir şikayetim de olmaz. Maç saatleriyle ilgili kış aylarında bazı büyük kulüpler serzenişte bulunuyorlar, doğrudur. Bizim bu yönde maç saatiyle ilgili bir talebimiz yok. Bu hafta ocak ayının başına rastladı. Geldik, maçımızı yaptık, kazandık, mutluyuz ve dönüyoruz. Maç özelinde daha fazla şey söylemek istemiyorum. Öncelikle Sayın Valimize, devletimizin tüm yetkililerine, Erzurumspor Başkanına, Erzurumspor’a ve bizi burada çok iyi ağırlayan herkese şahsım, yönetimim ve kulübüm adına binlerce kez teşekkür ederim. Sağ olsunlar, var olsunlar. Güzel ağırlandık, biraz sonra da şehirden ayrılacağız. İnşallah aynı şekilde biz de karşılığını İstanbul’da verebiliriz."
 
YAYINCI KURULUŞUN ÖZÜR AÇIKLAMASINI SAMİMİ BULMUYORUZ
 
"Ben biraz yayıncı kuruluşla ilgili konuşmak istiyorum. Herhalde burada yayıncı kuruluş kamerası yok?... Varmış, inşallah yayınlarlar! Sezon başından beri gizli kalan bir durum değil; Fenerbahçe Spor Kulübü ile Yayıncı Kuruluş arasında bazı sıkıntılar, görüş ayrılıkları oldu. Dün oynanan ve bizimle hiçbir şekilde alakası olmayan bir maçta, tezahürat efektinde çıkan tatsız bir olay vardı. Bununla ilgili biz bir açıklama yaptık. Yayıncı Kuruluş, bir özür açıklaması yaptı. Öncelikle şunun bilinmesini istiyorum; özür açıklamasını samimi bulmadığımızı, kerhen yapıldığını düşündüğümüzü, zaten saatine baktığınız zaman bile altında çok fazla başka sebepler, konular, nedenler arayabilirsiniz ama tek kelimeyle son derece ciddiyetsiz, son derece saygısız bir yaklaşım olarak görüyoruz. Ama büyük resme bakalım! Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak sadece bir hatadan, bir sıkıntıdan dolayı çıkıp biraz sonra edeceğim lafları etmem hatta bu konuyu gündeme bile getirmem. Sezon başından beri muhtelif konularda, muhtelif sıkıntılar yaşıyoruz. Kurumun en üst düzeyleriyle bu konuyu konuştuk, rahatsızlıklarımızı dile getirdik ve bunları örnek örnek kendilerine anlattık. Ve bu sorunların mümkün olan en kısa zamanda giderilmesini rica ettik. Kamuoyunun gündemine taşımadık, kurumdan kuruma iki ciddi kurum olarak aradaki sorunun çözülebileceğine inandık. Bizim haddimize değil muhatap olduğumuz bir kurumda kimin ne şekilde çalışacağı! Liyakat çerçevesinde bir göreve layık olup olmadığı, bunlar bizi ilgilendiren işler değildir. Ne ben, benim kurumumda çalışan birine dışarıdan birinin müdahale etmesini isterim, aynı şekilde ben de karşı tarafa aynı saygısızlığı yapmam. Bugün, bundan Yayıncı Kuruluşun sahiplerinin veya en üst düzeyinin sorumlu olduğunu düşünmüyorum. Ama onların artık büyük bir sorun olduğundan haberdar olduğunu gayet iyi biliyoruz. Hem bizim yaptığımız görüşmeler hem de dün yaşanan ve bardağı taşıran son damla olan olaydan sonra onlar da artık ciddi bir problem  olduğunun farkındalar. Kendi yollarını kendileri çizerler! Ama biz Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bu sıkıntıları giderene kadar Yayıncı Kuruluş ile ilişkilerimizin çok sıkıntılı bir düzeyde olacağını size şimdiden söyleyebilirim. Taraftarlarımız infial içinde hatta bu konuda yeterince önlem almadığımızı, yeterince tepki vermediğimizi düşündükleri için bize de tepkililer. Biz, bunun en medeni şekilde, en kurumsal şekilde çözülmesi için Yayıncı Kuruluşa imkan verdik, bekledik ama bırakın düzelmeyi işler daha da kötüye gitti. Bu dünkü olay gibi tezahürat konusu ki daha evvel de bu yaşanmıştı, başka bir maçtı ve bizim maçımızdaydı, orada da uygunsuz bir tezahürat konmuştu. Orada da hata yapmışlardı. Maç görüntüleri, maç tekrarları, maç özetleri televizyonlarla paylaşılanlar, seçilenler seçilmeyenler, bazı takımlara karşı öyle bazı takımlara karşı böyle. Burada artık bir teknik hata, bir tercih hatası olarak yorumlanamayacak, bir basit hata olarak yorumlanamayacak konuma gelmiştir. Ben, buradan sesleniyorum; ya düzelteceksiniz veyahut bundan sonra Fenerbahçe Spor Kulübü olarak ilişkilerimizi ona göre düzenleyeceğiz. Bilin ki bizim stadımızdaki maçta başlamak üzere bundan sonra her türlü kendi imkanlarımızda olan önlemi, tedbiri alacağız. Biz size iyi niyetle yaklaşık, iyi niyetle sıkıntıları gündeme getirdik, örnekledik, size bunu çözmeniz için imkan verdik. Sizin içeride çöreklenmiş yapılanmanız mı daha önemli yoksa Türkiye’de adil, eşit seviyede olması gereken bir yayıncılık yapmak mı daha önemli ona siz karar vereceksiniz."
 
BU SORUNLAR DEVAM EDERSE TAHMİN EDEMEYECEKLERİ BİR BOYKOTLA KARŞILAŞACAKLAR
 
"Taraftarlarımıza sesleniyorum. Siz de hazır olun. Kesinlikle burada bir decoder boykot kampanyasına falan gitmeyeceğiz. Ama son olarak gerekirse onu da yapacağız. Bizden bu konuda lütfen bir sinyal bekleyin. Ama yaparsak da belki de futbol tarihinin en ağır kampanyası olacaktır bu. Siz demek ki Fenerbahçe’nin ne olduğunu tam bilmiyorsunuz. Üst üste saygısızlık etmekte, üst üste hatalar yapmakta, bizi üst üst sınamakta bir sakınca görmüyorsunuz. Dolayısıyla hodri meydan. Tekrar söylüyorum, taraftarlarımız bu konuyu gündemde tutun, sosyal medyada üstüne gidin. Biz bu konuların çözümlenmediğine inanırsak, böyle devam ettiğine inanırsak son çare olarak da hayatlarında tahmin edemeyecekleri en ağır boykotla karşılaşacaklar. Ben bugüne kadar her zaman hepimiz aynı gemideyiz, yayıncı kuruluş başarılı olacak para kazanacak, onların sayesinde bizler de gelirlerimizin büyük kısmını onlardan karşılayacağız, birbirimizi desteklemeliyiz, ortak kampanyalar yapmalıyız, korsana karşı mücadele etmeliyiz dedik. Biz Fenerbahçe olarak bu konuda bayrağı hep önde taşıdık. Kendileri de bilirler. Bundan sonra artık bu iş değişmiştir, bitmiştir. Taraftarlarımız lütfen decoderlerinizle ilgili bir kampanya falan kendi aranızda başlatmayın. Buna kurumsal yaklaşalım. Bu çözülmeyecekse de gösterelim onlara Fenerbahçe neymiş. Fenerbahçe’yi karşına aldığın zaman nasıl misliyle tepki göreceğini onlara gösterelim derim. Bu konuyu burada daha fazla uzatmak istemiyorum ama bizim sabrımız taştı, Betorder sabrımız tükendi. Kendilerinin bileceği iş."
 
UÇK'NIN KARARI TÜRK FUTBOLU İÇİN BİR FIRSATTIR
 
"UÇK’nın verdiği bir kararı bugünlerde öğrendik. Bu karar bence Türk futbolu için milat olabilmesi için bir fırsattır. Transfer yaparken belli kurallar vardır, belli gelenekler, mevzuatlar vardır. Bunlara uyulması gerekir. Uymayanların da ceza görmesi gerekir. Yıllardır belli takımların, bilhassa bir takımın bu kuralları hep, önem vermeden diyelim... Kısacası transfer yaparken futbolcu ayartmanın bedeli vardır. Tahkim Kurulu’na sesleniyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bu konuda gözümüz üstünüzde. Nasıl bir karar vereceksiniz? Bunu hafifletecek bir karar mı vereceksiniz, bu hafta konuyu ele mi alacaksınız yoksa haftaya bırakıp oyuncu oynasın sonra bakarız mı olacak? Bilmiyorum ne karar vereceksiniz ama son dönemde aldığınız kararlar olumsuz anlamda herkesin ilgisini çekmektedir. Ama bu futbolda bir suçtur, bunun üstüne gidilmesi gerekmektedir. Buna da burada değinmek istiyorum."
 
Mesut Özil'in transfer haberleriyle ilgili bir soru üzerine "Ben hala rüya olduğunu söylüyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak dikkat ederseniz bir tek kişi bu konuda bir açıklama yapmamıştır. Burada önemli olan Mesut’la mevcut kulübü arasındaki konuların adreslenebilmesidir. Ama geçmişe nazaran daha yakın olduğumuz bir mevzu diyebilirim. Ama kesinlikle bitmiş bir şey yoktur. Bitebilir de, bitmeyebilir de. Dolayısıyla basında bitmiş gibi haberlerin çıkması bizim de elimizi zayıflatmaktadır. Bakalım günler ne gösterecek." diye cevap verdi.
 
Başkanımız sözlerini şöyle sürdürdü: "Genel transfer konusuna gelince de, bizim hocamızın hangi mevkilere transfer istediği ortadadır. O pozisyonlar çerçevesinde Sportif Direktör’le bize vermiş oldukları bir liste vardır. Bunların da üstüne gitmekteyiz. Herhangi bir kulüp adı veya futbolcu adı vermem doğru olmaz. İmzaladığımız zaman zaten sizler göreceksiniz. Ama bilgi çağında yaşıyoruz, imzalanana kadar bu tip haberler çıkabiliyor. Biz sadece imzaladıktan sonra açıklama yaparız. Bugüne kadar da şunu alacağız, bunu alacağız diye bir transfer iletişim politikası yürütmedik. Zaman gösterecek. İnşallah en hayırlısı neyse o olur."
 
Transferle ilgili başka sorular üzerine Başkanımız Ali Koç, "Ekibimden bana gelen bu yönde bir talep yoktur. Bu iki oyuncuyu kulüpleri gerçekten bu transfer penceresinde satmayı düşünüyorlarsa ilgilenebiliriz. Ama benim ekibimden bana ve yönetime bu konuda gelen bir talep yoktur." dedi.

Anahtar Kelimeler:
FENERBAHÇEALİ KOÇ

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner42

banner43